Satranç

Satranç

SATRANCIN YARARLARI

  • Kişiliği ve karakteri olumlu yönde etkileyerek gelişmesine katkıda bulunur.
  • Hızlı düşünmeye ve doğru karar almaya yardımcı olur.
  • Olaylara pek çok bakış açısıyla yaklaşmaya yardımcı olur.
  • Planlı hareket etmenin önemini ve gerekliliğini öğrenmeyi sağlar.
  • Özgüveni artırır.
  • Kişinin kendi gücünü ve yeteneklerini daha iyi tanıyarak bunları açığa çıkartmaya yardımcı olur.
  • Odaklanma ve konsantrasyon becerilerini geliştirir.
  • Öğrenme ve kavrama hızını artırır.
  • Bilimselliği ön plana çıkartır.
  • Olay, durum ve konulara karşı şüpheci yaklaşımı geliştirir.
  • Yaratıcılığı geliştirir.
  • Başarıya, sistemli ve disiplinli bir çalışmayla varılabileceğini öğretir.
  • Mücadele etme becerisini geliştirir.
  • Başarısızlıklar karşısında pes etmeyerek daha çok çalışmak gerektiğini benimsetir.
  • Kişiye özel ve gerçekçi hedefler belirlenmesi konusunda teşvik eder.
  • Kişilerin olumsuz yönlerini ve eksik olduğu alanları fark etmesini sağlar.
  • Kurallara uymayı, dostça oynamayı, kaybetmeyi kabullenmeyi ve kazananı kutlamayı öğretir.
  • Kişinin sosyalleşmesine ve sağlıklı ilişkiler kurmasına yardımcı olur.

30.03.2022 210

      

30-03-202230-03-2022        Satranç, çoğu insan tarafından beyin jimnastiği olarak kabul edilen ve spor dalı olarak kayıtlara geçen bir masa oyunudur. 1886 yılından bu yana dünya turnuvası düzenlenen satranç nasıl bulundu? İlk nerede ve nasıl ortaya çıktı?

Satrancın Tarihçesi

       Mısır'daki piramitlerin üzerindeki kabartmalarda satrancın oynandığına dair bulgular vardır. Bu da tahmini olarak M.Ö. 2000'li yıllarda satrancın oynandığını gösterir ancak satrancın ilk olarak MS 6. Yüzyılda Hindistan'da ortaya çıktığı bilinir. Hindistan'da Çaturanga olarak anılan bu oyuna dair ilk yazılı eserler Hindistan'dan kalmadır. Bulunduğu andan itibaren hızlı bir şekilde yayılan satranç, M.S. 10.yy'da Asya, Ortadoğu ve Avrupa'da oynanmıştır. 15.yüzyıldan itibaren tüm Avrupa'da çok popüler bir oyun olan satranç, kraliyet oyunu olarak bilinmekteydi. Zaman içerisinde oyunun kuralları değişiklikler gösterse de 19.yüzyılda bugünkü haline geldi.

Sissa İbn Dahi Efsanesi

       Satrancın bulunuşuna dair çeşitli efsaneler bulunmaktadır. Bu efsanelerden biri de Sissa İbn Dahi'ye aittir. Efsaneye göre Pers kralının veziri olan Sissa İbn Dahi bir oyun icat eder. Yarısı siyah yarısı beyaz olmak üzere toplamda 64 kareden oluşan bir tahta üzerinde taşları hareket ettirerek oynanan oyunun en önemli taşı kralmış.

     Oyunun amacı, düşman kralı öldürmekmiş. Bu yüzden oyunun adına Farsça'da krala ölüm anlamına gelen şahmat adı verilmiş. Kral bu oyunu çok beğenmiş ve vezirine büyük bir ödül vermek istemiş. Kral vezire altınlar, mücevherler, evler teklif etmiş.

    Vezirse tok gözlü olduğunu belirterek, istediği ödülü açıklamış; Oyun tahtasında bulunan ilk kareye tek bir buğday tanesi koyulmasını, diğer karelere de iki kat artacak şekilde buğday tanesi koyulmasını istemiş. Yani ilk kareye bir tane, ikinci kareye iki tane, üçüncü kareye dört dördüncü kareye sekiz... olmak üzere her karede iki katı artacak şekilde buğday tanesi istemiş. İlk başlarda az sayıda tanecik olsa da 64. kareye yaklaşıldıkça kral şok olmuş. 64. Karede vezire verilmesi gereken buğday tanesinin sayısı yaklaşık olarak 18 kentrilyonu bulmuştur. Bu sayı krallığın ambarında bulunan buğdayın çok üzerindedir.

Satranç Nasıl Oynanır?

     Satranç oyunu iki kişiyle oynanır. Taraflar beyaz ve siyah renkli taşları alır. Oyuncuların her seferinde bir hamle hakkı bulunur. Her oyuncunun bir şah, bir vezir, iki kale, iki fil, iki at ve sekiz piyon olmak üzere 16 taşı vardır. Oyunun asıl amacı karşı tarafın şahını mat etmektir. Her taşın kendine özgü hareket alanı bulunmaktadır. Taşların kabaca hareket alanlarıysa şu şekildedir:

ŞAH: Sadece bir kare ilerleyebilir.
KALE: Yatay ve dikey olarak istediği kadar ilerler ancak taşların üzerinden atlayamaz.
FİL: Çapraz bir şekilde istediği kadar hareket edebilir ancak taşların üzerinden atlayamaz.
VEZİR: Çapraz, yatay ve dikey olarak hareket edebilir. Taşların üzerinden atlayamaz.
PİYON: Sadece ileriye doğru tek bir kare hareket edebilir. Sadece başlangıç noktasında bulunan piyonlar iki kare ileri ilerleyebilir. Taşların üzerinden atlayamaz.
AT: L çizerek üç kare ilerleyebilir. (Bir sağa, üç ileri gibi. İstediği gibi L çizebilir.) Taşların üzerinden atlayabilir.